`Su İçince Geçer` Demeyin!

Silikonlu Meme, Banal Memeye Mukayeseyle Daha Çok MR Sürükletmeyi Gerektiriyor!

Silikonlar, teorik olarak meme kanserinin erken bulgularını gizleyebilirler. Yoğun yapıları, özellikle memenin bazı bölgelerinde, mamografik bazı işaretlerin görülmesini zorlaştırabilir. Ancak, bu gidişat sık görülmez ve güç de olsa çoğu olguda kanserin tespit etilme oranı, silikonsuz memeden pek değişik değildir.

Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Adnan Kabaalioğlu, silikonlu memenin hem ultrason hem de mamografi sırasında muhtelif görüntüleme güçlüklerinin olduğunu belirtiyor. Bu güçlükleri aşmak için, banal memeye mukayeseyle daha çok MR sürükletmek gerekiyor. Bu sebeple silikonlu memenin görüntülemesi daha giderli ve daha fazla zaman alıyor.

Silikonların bükülme, yırtılma ve etraf dokuda irin veya tepkin oluşturma gibi bazı istenmeyen tesirleri de olabiliyor. Bu gibi gidişatlarda teşhiste ultrason ve MR büyük ehemmiyet taşıyor.

Estetik işlem evveli meme hakimiyeti koşul!

Prof. Dr. Adnan Kabaalioğlu, silikon takmalarla ilerde meme kanseri büyümesi arasında bir ilişki bulunmadığını dikkat topluyor ve laflarına şöyle devam ediyor: “Silikonların yerel, başka bir deyişle meme ve etrafındaki dokularda yaratabileceği tepkin dışında, tüm bedene mümkün alerjik tesirleri de uzun vakit incelenmiş ve bedende genel bir negatif tesiri tespit etilmemiştir. Ancak özellikle ailevi tehlikeyi olanların ya da fibrokistik meme yapısı bulunanların takiplerini umursamama etmemelerinde fayda var. Ailevi tehlikeyi olan bir kadının, estetik işlem evveli meme hakimiyetini yaptırması gerekiyor.”