Paylaş |
|
Tweet |
Enfeksiyon hastalıklarından korunmanın ve sağlıklı bir ömür geçirmenin yolu bağışıklık sistemini kuvvetlendirmekten geçiyor.
Enfeksiyon hastalıklarından korunmanın ve sağlıklı bir ömür geçirmenin yolu bağışıklık sistemini kuvvetlendirmekten geçiyor. Güçlü bir bağışıklık sistemi için de bol bol vitamin, antioksidan ve mineral koşul.
Bedenin lüzum dinlediği bu sağlık kaynağı ise meyve suyunda saklı. Uzmanlar, bünyeyi sağlam yakalamak için bol ölçüde A, C ve E vitamini ile muhtelif antioksidanlar kapsayan meyve suyu harcanmasını öneriyor. Peki hangi meyve suyu neye yarıyor:
Portakal suyu: Bağışıklık sistemini kuvvetlendirerek soğuk algınlığı ve gribe karşı güçlü bir korunma oluşturuyor. Kapsadığı C vitamini ve folik asit sayesinde öksürüğü eksiltiyor. Ayrıca içeriğinde bulunan bioflavin isimli antioksidan sayesinde kılcal damarları kuvvetlendirerek kalbin hasar görmesini engelliyor. Potasyum içeriğiyle de tansiyonun dengelenmesine takviyeci oluyor, aynı zamanda cildi hoşlaştırıyor.
Nar suyu: Kolesterol ve şekeri dengeleyerek kalp sağlığına gözetiyor. Kanser hücrelerinin büyümesini de engelliyor. Ayrıca, ishali kesmeye, bağırsaklardaki asalakları düşürmeye de tesirli. Nar suyunun idrar söktürücü ve kan yapıcı özelliği de bulunuyor.
Vişne suyu: Ateşli hastalıklara karşı güçlü bir silah olan vişnede A vitamini ve potasyum bulunuyor. Kandaki asitleşmeyi de arınan vişne suyu, bedende biriken fazla suyun dışarı atılmasını, mide ve karaciğerin kumpaslı olarak çalışmasını da sağlıyor. Ayrıca, idrar söktürücü özelliği de bulunuyor.
Kayısı suyu: Kapsadığı A, E ve B3 vitaminleri, kalsiyum, magnezyum, potasyum ve fosfor sayesinde bağışıklık sistemini kuvvetlendirip kan imaline takviyeci oluyor, asapları hafifletiyor. Kalsiyum ve magnezyum oranıyla da kemik erimesini önlüyor. İçeriğindeki beta karoten, akciğer kanserinin, kalp hastalıklarının ve kataraktın önlenmesinde rol oynuyor.
Elma suyu: Elma bağışıklık sistemini kuvvetlendirici özelliği olan B3 ve E vitamini, potasyum ve bol ölçüde pektin kapsıyor. Kan şekerini hakimiyet altında yakalayan elma suyu baş sızısına da iyi geliyor. Ayrıca böbreklerin arınılmasını ve kolesterolün düşürülmesini sağlıyor. Bunların dışında, romatizma, gut ve mide rahatsızlıklarına karşı panzehir tesiri gösteriyor. Akciğer kanserine tutulma tehlikesini eksiltiyor, tansiyonun yükselmesini yasaklıyor.
Şeftali suyu: Şeftali kapsadığı A, B3 ve C vitaminleri, folik asit, beta karoten ve potasyum ile gribe karşı bedenin korunma mekanizmasını kuvvetlendiriyor. Antioksidan özelliği ile zehirli maddelerin bedene vereceği hasarları eksiltiyor. Asap sistemini pozitif etkiliyor ve uykusuzluğu gideriyor. Böbreklerin ve safrakesesinin kumpaslı çalışmasını sağlıyor.
Üzüm suyu: Bol ölçüde A ve C vitamini, muhtelif mineraller ve demir ile potasyum kapsıyor. Antioksidan özellikli olduğu için cildin ihtiyarlamasını geciktiriyor. Kan yapıcı özelliğinin yanı gizeme romatizma sızılarına iyi gelip kalp sistemine tertip ediyor, vücutsal ve zekasal bitkinlikleri gideriyor.
Domates suyu: Kapsadığı C ve E vitaminleri, potasyum ve değişik mineralleri ile de sağlık için oldukça bereketli. Domates suyunda bol ölçüde bulunan C vitamini ve bir antioksidan olan likopen, bedeni grip ve nezleden koruyor. Ayrıca likopen bedeni kalp hastalıkları ve kansere karşı da koruyor.
Beynelmilel standartlara ve Türk Yiyecek Kodeksine göre meyve suyu ve eşi meşrubatlar, kapsadıkları meyve oranına göre üç gruba bölüyor: Meyve suyu, meyve nektarı ve meyveli meşrubat. Meyve suları yüzde 100 meyveden üretiliyor. Meyve nektarlarında ise çeşidine göre meyve oranı yüzde 25 ile yüzde 50 arasında değişiyor. Meyveli meşrubatlardaki meyve oranı da yüzde 10 etrafında. Dolayısıyla meşrubattaki hakikat meyve oranı çoğaldıkça, bunun bedene yararı da çoğalıyor. Uzmanlar, yüzde 100 meyveden üretilen meşrubatların seçim edilmesi gerektiğini belirtiyor.
Almanlar senede 46, biz ise 4,5 lt. meyve suyu harcıyoruz
Meyve Suyu Sanayisi Derneği’nin bilgilerine göre Türkiye’de birey başına senede 4,5 litre meyve suyu harcanıyor. Bu sayı Amerika Birleşik Devletlerinde 36, Almanya’da ise 46 litreye çıkıyor. Türkiyedeki tüketim 1970’lerde birey başına 0,5 litre seviyesindeydi. Meyve suyu üreticileri on sene içinde tüketimi 20 litreye çıkarmayı amaçlıyor.