Bilgi
Kategoriler

Güneş Ve Deri Kanseri

Güneş Ve Deri Kanseri
Paylaş
 

Bazı etmenler nedeniyle metamorfoza uğramış hücrelerin hakimiyetsiz artıp gelişmeleri neticeyi oluşan habis hastalık grubuna kanser denir.

Bedeniniz milyarlarca hücreyi kapsayan canlı ve gelişen bir sistemdir. Bu hücreler metabolizma, transportasyon taşıma, salgı, faize ve lokomosyon hareket edebilme eforu gibi tüm beden işlevlerini yerine getirirler.

Sihrime ve büyüme yeni hücrelerin rakamındaki çoğalmanın ve bunların farklı cinsten dokulara dönüşmesinin neticeyi olarak ortaya çıkar. Yeni hücreler hücre ufalanması mitoz süreci sırasında yaratılırlar. Farklı hücre çeşitleri, buna eşlik eden ve hücre değişikleşmesi denilen bir süreç ile alana kazançlar değişikleşme hücrelerin özel işlevler işlevler kazandığı bir süreçtir. Hücre ufalanması insanların banal sihrime hadiseyi ile ortaya çıkar; hücre değişikleşmesi banal gelişim hadisesini mümkün kılar.

Ancak kanser ve kanser hücrelerinin biyolojisi değişiktir ve bu farklar kanserin anlaşılması açısından önemlidir.

Temelde bedenimizde üç farklı hücre çeşidi vardır: Sabit hücreler değişikleşmiş hücreler, gelişen hücreler değişikleşmemiş hücreler ve yenileyen hücreler bunlara stem=kaynak veya destek görevi gören hücreler de denir ve öbür cinsten hücreleri ortaya çıkarırlar. Misalin adale ve asap dokusu hücreleri sabittir değişikleşmiştir, zira bunlar muhakkak bir ebada eriştikten sonra dağılınma ve yeni hücreleri üretme kabiliyetlerini kaybederler. Bu hücreler oldukça değişikleşmiştir ve hasar görmesi veya kaybolması gidişatında yerine yenisinin gelmesi muhtemel olmaz. Zira yine üretilemezler.

Vücudun gelişen değişikleşmemiş hücreleri de, uzuv veya doku, banal erişkin ebadına eriştiği zaman gelişmeyi durdururlar. Ancak sabit ve gelişen hücreler arasında temel fark şudur: Şayet doku hasar görmüşse veya bir kısmı alınmışsa, gelişen hücre yine harekete geçebilir ve gelişebilir. Karaciğer, böbrek ve hormon salgılayan bezler bu cinsten hücreleri kapsayan uzuvlardır. Şayet rastgele bir hastalık sebebiyle bu uzuvların rastgele bir parçası hasar görecek olursa veya operasyonla alınırsa, uzuv yine depolanmayı yapıp banal veya basmakalıpa yakın işlevine kavuşana kadar geriye kalan hücreler parçalanmaya ve gelişmeye devam edebilirler.

Yenileyen stem hücreler can verir ve kumpaslı aralıklarla yenilenirler. Misalin cilt, saç ve sindirim sistemi yolunun çevresini saran katmanı yapan hücreler ile kan yıprandıkça ve can verdikçe yenilenen hücrelerdir. Bu daha öncekime ve can verme banal süreç sırasında olabildiği gibi rastgele bir yaralanma veya hastalık ile de alana gelebilir. Bu cinste yenileyen hücreler can veren ve can verenlerin yerini almak için büyüyen yeni hücreler arasında bir balansı gözetmek için dahili bir mekanizma tarafından hakimiyet edilirler.

Yenileyen hücrelerin gelişmenin durması sinyallerine uyma kabiliyetleri, bu hücrelerin ani gelişmelerini, kanser hücrelerinin hakimiyet altına alınmamış gelişmelerinden değişik kılar. Öbür hücre cinslerinin aksine, kanser hücrelerinde banal hücrelerde görülen gelişmeyi durdurucu hakimiyet mekanizması yoktur.

Kanser hücreleri bir miktarda hakimiyet altına alınmamış stem yenileyen hücrelere eş. Bunlar değişikleşmiş veya değişikleşmemiş olabilir ancak rastgele bir sınırlama olmaksızın parçalanmaya devam ederler. Artarak komşu hücrelerin yerini alırlar. Kanser hücrelerinin gelişmesi gıda maddelerini alarak, banal hücrelerin işlevlerini ve gelişmesini de etkiler.

Halk arasındaki inancın aksine, kanser hücreleri banal hücrelerden daha süratli gelişmezler. Ancak daha uzun zaman yaşarlar ve daha süratli ufalanırlar. Böylece sihrime sürecinde daha büyük kanser hücreleri oranını yaratırlar.

Gelişmelerini ve olgunlaşmalarını tertip edemeyen hücrelerin hepsi kanser hücresi değildir. Bazı hücreler süratle dağılınır ve ur denilen kütleleri oluştururlar. Ancak bunlar iyi mizaçlıdır. Zira bunlarda makûs mizaçlı ura dönüşme meylinin öbür özellikleri yoktur.

Kanser Hücrelerini Oluşturan Nedir?

Tahlillerden çıkan neticelere göre kanserlerin bir hayliyi hücredeki kromozomların yine tertip edilmesi ile beraber görülür. Kansere neden olan temel biyolojik evrelere ait olarak yapılmakta olan bir araştırma banal bir hücrenin nasıl kanser hücresine dönüştüğünü açıklamakla işe başlamaktadır.

Genler, deosribonükleik asit Deoksirübo Nükleik Asit olarak öğrenilen irsiyetin temelini oluşturan ve lüzumlu kimyevi “mavi kopyalar” olan geniş moleküllerin parçacıklarıdırlar. Genler tüm hücrelerin çekirdeğinde bulunurlar. Genlerinizdeki kimyevi komponentler dizgesi, bedeninizdeki hücrelerin nasıl çalışacağını hakimiyet eden proteinlerin üretilmesi için mavi kopyalardır. Bu genler, her birimizi eşsiz yapar.

Onkojenler hücrelerin anormal bir biçimde ayrılınmasına neden olan özel gen çeşitleridir onkos sözcüğü kütle veya ur için kullanılır, Yunancadan gelmektedir. Bir onkojenin banal bir şekli buna proto-onkojen denir bizim genlerimizin banal bitirici tamlığının bir parçasıdır. Proto-onkojenler tüm hücrelerimizde vardır. Banal hücrelerde pro-toonkojenlerin hücre ufalanması ve hücre değişikleşmesini tertip etmelerinden dolayı sıkı bir hakimiyet altında olduğu görünür. Bunların ayrıca operasyon gibi bir vakadan sonra yaralı beden dokusunu onarmak için lüzumlu olan hücre gelişmesini hakimiyet ettiği de görülür. Buna ek olarak bunlar uzuv gelişiminde de bir rol oynarlar.

Banal hücrelerde proto-onkojen işlevinin sıkı bir hakimiyeti, kanseri ortaya çıkaran maddeler sebebiyle zayıflayabilir. Misalin bir proto-onkojen, genetik uzmanlarının nokta başkalaşımı point mutation dediği bir süreçle kansere neden olan bir gene onkojen dönüşebilirler. Bununla anlatılmak istenen şudur; bazı kanserler gen parçacıklarından birinin metamorfoz veya mutasyon gösterdiği noktada büyürler. Öbür kanser hücrelerinde, proto-onkojenler Deoksirübo Nükleik Asit’daki banal yerlerinden bir başka alana geçiş yapmış ve böylece kanser oluşturan onkojenik genlere dönüşmüş olabilirler. Bunun yanı gizeme bazı kanserleri harekete geçiren virüsler kendi onkojenlerini banal hücrelere enjekte edebilirler. Virüsler ile yerleşmiş bulunan yeni onkojenler banal hücre harekâtları süreçleri tarafına tertip edilemezler hakimiyet edilemezler. Böylece hücreler kendi faaliyetlerini hakimiyet edebilme kabiliyetlerini kaybederler ve anormal bir biçimde ufalanırlar.

Tüm vakalarda, onkojenlerin yönergeyi ile yapılan proteinler oldukça büyük ölçülerde üretilirler. Neticede bu proteinler hücrenin anormal olarak gelişmesine ve kansere neden olurlar.

Ancak onkojenler ve bunların protein mahsulleri sadece bir hücrenin kansere dönüşme meyli için alana gelmesi gereken bir dizi anormallik kapsar. Kanser hücrelerinin bir haylisinin çalışmalarını kavrayabilmemiz ve bunların üremesini durdurma imkânlarımız ilkel seviyededir. Ancak araştırmalar bizim kanser hakkındaki bilgilerimizi ve kanserin işlemesi hakkındaki bilgilerimizi artırmakta ve aynı zamanda hem ispatlanmış bulunan, hem de deneysel evrede olan farklı ve çok rakamda yaklaşımlar, rakamsız hayatı kurtarmaktadır.

 

Bu yazı 346 kere okundu.
  • Site Yorum

Bir yorum bırak

Yorum yazmak için giriş yapmalısın

maltepe escort ataşehir escort pendik escort kartal escort anadolu yakası escort kadıköy escort istanbul escort ataşehir escort masöz masaj salonu maltepe escort escort bayan