Feng Shuı

Ulus arasında “kan yapıcı” tesiriyle öğrenilen üzümşöhret, bedendeki değişik tesirleri hakkında bilgi veren Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yiyecek Mühendisliği Kısmı Öğretim Azası Prof. Dr. Nevzat Artık, bedeni bir hayli hastalığa karşı gözetmesinin yanında, bulunmaz bir enerji kaynağı olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Artık, üzümşöhret A, B1 ve B2 vitaminleri yanında potasyum, kalsiyum, magnezyum, silisyum, iyot, çinko, kükürt, demir ve fosfor gibi mineraller bakımından da oldukça zengin olduğunu belirtti.

Üzümşöhret, karaciğer yetmezliği, anemi, bağırsak hastalıkları, öksürük, bronşit ve kanser hücrelerinin yaradılışını yasakladığının bilimsel araştırmalarla ispatlandığını ifade eden Nevzat Artık, şöyle devam etti:

Üzüm, kalp ve kanser tehlikesini düşürür, bağışıklık sistemini kuvvetlendirir ve bedeni enfeksiyonlara karşı korur. Üzümde bulunan şeker, bedende çok seri dağılınarak enerji verir. Üzümü en gözde meyve yapan bir değişik özelliği de kanda oksijen taşınmasını sağlayan hemoglobin hücrelerinin yaradılışında lüzumlu olan demir kapsaması ve böbreklerin çalışması için uyarmasıdır. Kalp atışlarını tertip eden potasyum açısından da zengin olan üzüm, bedende oluşan toksit maddelerin atılması ve alkali asit balansının sağlanması için de kullanılmaktadır. Sindirim sistemini uyaran ve bağırsak faaliyetlerini destekleyen üzüm, sindirim sistemi hastaları tarafından tüketilmemelidir.

Prof. Dr. Artık, Türkiye de üzümşöhret bereketlerinin çok iyi öğrenilmediğini, bu sebeple de üzüm tüketiminin kastedilen seviyede olmadığını belirterek, Oysa üzüm ve üzüm suyu, insan bedeni için çok bedelli bir gıdadır. Üzüm suyu, kandaki pıhtılaşmanın önüne geçerek, kalp hastalıklarına karşı korur. Beyin bitkinliğini gidererek, zeka sarihliği sağlar. Tansiyonu düşürür. Romatizmal hastalıkların rehabilitasyonunda tesirlidir’ dedi.