Paylaş |
|
Tweet |
Kılıç otu, binbir delik ve eşek kulağı olarak da öğrenilen Hypericum perforatum İng.: St.Johns Wort depresyona çözüm olabilir mi?
Daha sabahtan hayat çok gri görünüyor, hiçbir şey yapmaya karşı en küçük bir istek yok, bugün akşam nasıl gelecek acaba, daha da ehemmiyetlisi gece nasıl geçecek, nasıl yatacağım? Çağımızın öğrenilen-görünenden belki de çok daha yaygın hastalığı depresyon basitçe mutsuzluk hissi, isteksizlik, boşluk hissi gibi belirtilerden fobi ve genel huzursuzluğa kadar uzanan tarifi güç bir duygular karmaşasından ibaret aslında. Yer yer bu subjektif belirtilerin iştahsızlık, yatamama, sırt ve kas sızıları, mide rahatsızlıkları ve hatta kalp şikâyetlerine kadar ilerlediğini de görmek olası. Şikâyet ve rahatsızlık dışında asılda rastgele bir organik problem yoktur oysa ki.
Sıklıkla bu gibi depresyon belirtilerinin tetikleyicisi iş, aile ya da dost çevresinden kaynaklanabilen yoğun streslerdir. Yakın çevresinde alana gelen ehemmiyetli farklılıklar karşısındaki çaresizlik şahsın kendisini işe haylaz hissetmesine neden olabilir. Bu gibi emosyonel uyaranlar zamanla alışılageldik hormonal balansta farklılıklara yol açabilir ve zaman içerisinde rahatsızlık iyice oturur. Şahıs Amaaan vazgeçin beni, bugün hiç günümde değilim! biçiminde veya eşi tümceleri sıkça ve uzun süredir hiçbir somut sebep gösteremeden kullanmaya başlamışsa bir problemin varlığı varsayım edilebilir. Çevresinden erken idrak edilen depresyon sıklıkla uygun önlem ve rehabilitasyonlarla rahatlatılabilir, hatta tamamen ortadan kaldırılabilir.
Depresyonun organik orijininde beyinde hücreler arası bağlantıda rol alan ehemmiyetli kimyasal haberci moleküllerinin nörotransmitter dengesinde alana gelen bozulmanın uyuduğu düşünülmektedir. Bu düşünceyi temel alarak geliştirilmiş antidepresan ilaçların hemen hepsi söz konusu kimyasal habercilerin bir ya da birkaçının imalini eksilten ya da eksilten tesirleriyle ön tasarıya çıkmaktadır. Bu cins ilaçların çoğu defa uyku kumpası üzerinde yan tesirleri de beraber getirdiği ise öğrenilen bir reeldir ve yer yer hastalar tarafından tolere edilmekte zorlanmaktadır.
Kılıç otundan elde edilen ekstrenin ise sinir hücreleri arasındaki kimyasal mesajım dengesini tertip edici rolü ile beraber uyku tertip edici faalliği de öğrenilmektedir. Yüksek dozda alınan kılıç otu ekstresinin günde 900 mg kadar bireyi yine pozitif düşünmeye sevk edebildiği, hayata isteğini ve genel etkinliği artırabildiği gösterilmiştir. Kılıç otu 50100 cm yüksekliğe erişebilen ve sapı süresince ufak oval yaprakları olan bir nebattır. Üst kısımlarında yoğun bir biçimde dallara bölen nebatın yaprakları üzerinde aşikar kırmızı benekler de dikkat çekicidir ki bunlar yağ özütünün elde edilmesinde kullanılır. Kuru ve bol güneşli yerleri seven kılıç otu Haziran ayından itibaren sarı renkli ve her biri beş yapraklı çiçeklerini açmaya başlar. Yaz süresince açan çiçekler bol ölçüde güneş ışığı toplayarak kırmızı renkli boya maddesi olarak ambarlar. Bu boya maddesinin şahsa güneşin ışığını ve enerjisini geri yükleyerek eskiden güneşsiz kış aylarının hastalığı olarak kabul edilen depresyondan kurtulmaya dayanakçı olduğuna inanılır.
Uykuyu tertip edici tesirsinin yanında çoğu antidepresan ilaçta bulunan uykuya fazla eğilim biçiminde bir yan tesirin bulunmaması ise ehemmiyetli bir avantajdır. Bu özelliği ile günlük hayatın bozulmadan sürdürülmesine imkân tanımaktadır. Bu arada kılıç otunun depresyon dışında da kullanılabildiği bir hayli gidişat sıralanmıştır: sinirlilik, sindirim bozukluğu, yara iyileşmesi, yanıklar, ezilmeler, kas gerginliği, bel ağrısı, gut vb. gibi birbirleriyle ilgisiz gibi görünebilen bir hayli gidişatta kullanımı ile alakalı tarifler vardır.
Depresyon ilaçlarının tesir göstermesi için öncelikle sabır ile 2-3 hafta süresince kullanılması öngörülmektedir her zaman. Aynısı kılıç otu ekstresi için de geçerli aslında. Sonuçta beyinde sentezlenen birtakım kimyasal maddelerin dengesinin yine yerine konması söz konusu ki bu hadisenin azıcık zaman alması beklenir. Tüm bunların yanında, depresyonla çaba etmek için rastgele bir ilaç ya da bitkisel karışım kullanmak yerine, ya da kullanmanın yanında, şahsın kendisine başka biçimde dayanakçı olabileceği tavırlar da vardır elbette. En başta hayatını muhakkak bir kumpasa koymak, iyi bir günlük zaman planlaması yapmak ve bu tasarılamaya geçim göstermeye gayret göstermek kazanç. Şahıs kendisine verdiği vazifeleri yerine getirdikçe kendine güvenini yine kazanacaktır. Bisiklet binme, yüzme, yürüyüş gibi sportif etkinliklerin yanında resim-müzik eşi hobiler edinme de ruhsal balansın yine kazanılması için pozitif uğraşlardır. Aslında belki de en ehemmiyetlisi şahsın içerisinde bulunduğu bu sıkıntılı gidişattan gerçekten de kurtulmak istemesidir.