Susuzluğa dikkat, kuraklık kapıda!

Limon Ve Portakal Suyu Böbrek Taşı Oluşma Tehlikesini Düşürüyor!

Çoğu zaman tarif edilemeyecek kadar şiddetli bir ağrıyla kendini gösteren böbrek taşı yaradılışı son senelerde süratle çoğalıyor. Erkeklerde bayanlara oranla üç kat daha fazla görülen böbrek taşının yaradılışının en ehemmiyetli sebeplerinin başında ise yanlış beslenme geliyor. İşte böbrek taşı yaradılışını artıran ve eksilten etmenler…

Üriner sistem taş hastalığı oldukça sık tesadüfülen ve genelde ağrıyla izleyen bir rahatsızlık. Böbrek taşları, idrar yolu enfeksiyonları ve prostat patolojilerinden sonra üriner sistemi en sık etkileyen üçüncü patolojik gidişat. Çoğu hasta tarafından böbrek taşı düşürme doğum sancısına benzetilse de bazı vaziyetlerde ağrıya neden olmuyor. Belirti vermeyen bu taşlar genellikle başka bir rahatsızlık dolayısı ile çekilen röntgen filminde ya da idrar incelemesinde ortaya çıkıyor. Bazen de sık yineleyen idrar yolu enfeksiyonları uzmanların böbrek taşından şüphelenmelerine neden oluyor. Ancak ister ağrıya neden olsun ister olmasın taş yaradılışının altında uyuyan sebebin kesinlikle ortaya çıkartılması gerekiyor. Zira böbrek taşı hastası ek rehabilitasyon almadığı takdirde hastalık ilk sene yüzde 10, beşinci sene yüzde 35 ve onuncu sene ise yüzde 50 yineleme meyli gösteriyor. Son senelerde taş hastalığının görülme oranlarında çoğalış yaşandığını dile getiren Bevliye Uzmanı Dr. Tansu Güdelci çoğalışın en ehemmiyetli sebepleri arasında yanlış beslenme biçimi ve noksan akışkan alımı olduğunu belirtiyor.

Ağrı, Ateş ve Bulantı En Ehemmiyetli Belirtileri

Böbrek taşlarının, idrarın taş oluşturan tuzlar ile fazla doygun hale gelmesi ve yeniden bu idrarın içinde taş yaradılışını önleyen maddelerin yeterli ölçüde bulunmaması neticesinde oluştuğu varsayım ediliyor. Ağrı, idrarda kan, idrar yolu irinleri, ateş, bulantı ve kusma gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Taş yaradılışına neden olan çok rakamda etken bulunuyor. Bu etkenler şahsi ve etrafsal olmak üzere ikiye bölüyor.

Böbrek Yaradılışına Neden Olan Şahsi Etkenler

1. Genetik etmenler: Böbrek taşı olan her dört hastadan biltihapta aile öyküsü bulunuyor. Yapılan bilimsel çalışmalarda taş hastalığının oluşmasında genlerin tesirli olduğu gösteriliyor.

2. Yaş: Üriner sistem taş hastalığı genellikle 20-49 yaş arasında ortaya çıkıyor. Genellikle birden fazla taşı olan ve yineleyen taş hastalığı sebebiyle takip edilen hastaların taş ile alakalı şikayetlerinin 20’li yaşlarda başlamış olduğu görülüyor. Yapılan araştırmalar, 50 yaş üzerinde ilk kere taş oluşturma oranının çok düşük olduğunu ortaya koyuyor.

3. Cinsiyet: Taş hastalığı erkeklerde bayanlara göre 3 kat daha fazla görülüyor. Çocukluk yarıyılında ise erkek ve kız çocuklarda taş yaradılış oranları arasında fark bulunmuyor. Bunun sebebinin ise ergenlik yarıyılından sonra salgılanmaya başlanan testosteron hormonunun dolaylı olarak böbrek taşı yaradılışına sebep oluyor olması.

Böbrek Yaradılışa Neden Olan Etrafsal Etkenler

1. Coğrafya: Dağlık, çöl ya da tropikal alanlarda yaşayanlarda böbrek taşı görülme sıklığı yüksek. Üriner sistem taş hastalığı A.B.D., İngiltere, Pakistan, Kuzey Hindistan, Kuzey Avustralya, Orta Avrupa, Akdeniz Ülkeleri ve Çin’ de sık görülürken, Orta, Güney Amerika, Afrika’nın büyük kısmı ve Avustralya yerlilerinin yaşadığı yerlerde daha düşük sıklıkta tesadüfülüyor. Ayrıca ülkemizde de böbrek taşı rahatsızlığı Güneydoğu Anadolu, Akdeniz ve Doğu Karadeniz’de öteki bölgelere oranla daha fazla görülüyor.

2. Akışkan Alımı: Yapılan araştırmalar gösteriyor ki akışkan alımı ve akabinde artan idrar, taş oluşma sıklığını eksiltiyor. Ayrıca limon ve portakal suyu içeriğinde bulunan sitrik asit sebebiyle taş oluşma tehlikesini büyük miktarda düşürüyor.

3. Beslenme Biçimi: Protein içerikli yiyeceklerin ve tuzlu gıdaların yenmesi hububatlı besinlerden ise uzak durulması taş yaradılışını artırıyor.

4. İş: Fiziksel etkinliğin fazla olduğu iş grubundaki şahıslarda böbrek taşı görülme sıklığı oturarak çalışanlara oranla çok daha az. Başka Bir Deyişle rutin hareket, böbrek taşı yaradılışını eksiltiyor.

5. İlaçlar: Bazı ilaçların taş yaradılışı üzerinde değişik tesirleri olabiliyor. Hipertansiyon rehabilitasyonunda kullanılan bazı ilaçlarla, kalsiyum ve sodyum kapsayan bazı ilaçların taş yaradılışını artırdığı öngörülüyor. İdrar söktürücü ilaçlar ise bazı vaziyetlerde taş oluşma tehlikesini artırabilirken bazı gidişatlarda da azaltabiliyor.

Böbrek Taşları İçin Rehabilitasyon Yöntemleri

1. Konservatif Gözlem: Kendiliğinden düşebileceği düşünülen taşlarda konservatif gözlem uygulanıyor.

2. Şok Dalgaları İle Taş Kırma: Beden dışında ses ile oluşturulan şok dalgalarının, beden içindeki taşa odaklanarak taşın kırılması sağlanıyor.

3. Üreterorenoskopi ile Taş Alınması: Bedende rastgele bir kesi yapmadan, idrar yolunun içine bir kamera sistemi ile girilerek böbreğe erişiliyor. Bu yöntemle taş kırılıyor veya bütünüyle alınıyor.

4. Perkütan Nefrolitotomi: Böbreğin bulunduğu bölgeden çok ufak bir kesi yapılarak kameralı sistem ile dolaysız böbrek içine girilerek taşın kollandığı ve kırılarak beden dışına çıkartıldığı yöntemdir.

5. Sarih Taş Cerrahisi: Yapılan cerrahi netin büyüklüğü sebebiyle ortaya çıkabilecek karmaşıklıklar, yukarıyada belirtilen daha az invazif tekniklerin başarısı bu yöntemi oldukça ender kullanılan bir yöntem haline getiriyor. Endoürolojik donanımı yeterli ve bu mevzuda tecrübeli bevliye muayenehanelerinde sarih böbrek taşı cerrahisi oranı yüzde 1’lere kadar geriledi.