Paylaş |
|
Tweet |
Sağlık Bakanlığı, Kırım-Kongo hastalığı ve kene ısırıkları ile alakalı olarak uyulması gereken teklifleri bildiridi.
Kenelerin bedenden uzaklaştırılırken koparılmaması gerektiğine dikkat toplayan Bakanlık, cımbızla sağa sola oynatılarak çıkarılmasının daha uygun olduğunu bildirdi. Bakanlık, kenelerin netlikle elle öldürülmemesi ve patlatılmaması gerektiğini kaydoldu.
Bakanlık, çalı çırpı, su kenarı ve ya gür otların bulunduğu alanlara piknik veya başka emelli gitme gidişatında pantolon paçalarının çorap içine alınmasını ve dönüşte kesinlikle bedenin kene doğrultusundan hakimiyet edilmesini istedi. Bakanlık, “Kene varsa uygun bir biçimde uzaklaştırılmalıdır. Bu cins yerlere gidildiğinde kesinlikle çizme giyilmelidir” dedi.
Bakanlığın kenelerle alakalı kitapçıkta yer alan ihtarları şöyle :
-Hayvan sığınakları kenelere karşı ilaçlanmalı, sığınakların duvarları sıvanmalı ve badanaları yapılarak kenelerin yaşamaları yasaklanmalıdır,
-Hayvanların kanına veya başka bir beden akışkanına temas edilmemeli, bu vaziyetlerde eldiven kullanılmalıdır,
-Hayvan sığınaklarına girdikten veya hayvanlara temastan sonra, insanların bedenlerini kene doğrultusundan tetkik etmeli, kene varsa uzaklaştırılmalıdır,
BEDENE İÇKİ VEYAHUT GAZ YAĞI DÖKMEYİN
-Bedendeki kenelerin üzerine rastgele bir kimyevi madde içki, gaz yağı vb dökülmemelidir. Zira bu kimyeviler kenelerin kusmasına neden olabildiğinden kusmuktaki virüsler kenenin kan emmek için ısırdığı yerden bedene girebilirler,
-Kenelerin hayata alanlarında bulunabilecek şahıslar, repellent olarak öğrenilen böcek kaçırıcı ilaçları bedenlerine sürerek veya kıyafetlerine emdirerek kullanabilirler,
-Hastalanan şahısların kullandığı malzemeler ve tuvaletler çamaşır suyu ile dezenfekte edilmelidir,
-Hayvanlardaki kenelerle gayret edilmeli, hayvanlar kenelere karşı ilaçlanmalıdır.”
BAHAR VE YAZ AYLARI
Kırım-Kongo Kanamalı Ateş olarak öğrenilen hastalığın vefatlara neden olduğunu açıklayan Bakanlık, hastalığın ani baş sızısı, adale sızısı, halsizlik ve keskin iştahsızlıkla başladığına, bulantı, kusma, karın sızısı ve ishal gibi şikayetlerin de görülebildiğine değindi. Bakanlık, hastalığın, ilk günler, yüzde ve göğüste kızarmalar ve gözde kanlanmalarla ortaya çıktığını anlatırken, “Göğüs ve karında başlamak üzere bedene dağılan minik nokta biçiminde kanamalar olabilir ve bu kanamalar daha da gelişerek bedene dağılabilir. Hastalık tablosuna burun ve diş eti kanamaları da eşlik edebilir” dedi.
Hastalığın insanlara kenelerin ısırması veya kenelerle temas neticeyi bulaştığını açıklayan Bakanlık, evcil hayvanlara da aynı biçimde bulaşabildiğini kaydoldu. Yabani kemirici hayvanların, kuşların ve kenelerin hastalığın tabiattaki gizleyicisi gidişatında olduğunu ifade eden Bakanlık, “Keneler beslenmek için bu hayvanlardan kan emerler, kan emme sırasında aldıkları virüsü insanlardan kan emerken bulaştırırlar” dedi.
Hastalığın genellikle ısırılmadan sonra 1-3 gün arasında ortaya çıktığını belirten Bakanlık, zaman zaman 13 güne de çıkabildiğini bildirdi. Bakanlık, “Hastalık çoğunlukla, bulaştırıcı kenelerin faal olduğu bahar ve yaz aylarında ortaya çıkabilmektedir” dedi.
Bakanlık hastalıktan kuşku edildiği an, en yakın sağlık kuruluşuna müracaat etilmesini istedi. Hastalığın Afrika, Asya, Ortadoğu da ve Doğu Avrupa da görülebildiğini anlatan Bakanlık, son yılarda Kosova, Arnavutluk İran, Pakistan da tek tek olaylar biçiminde ortaya çıktığının aşinasını kaydoldu. Hastalık ilk olarak 1944 senesinde Kırım da, 1956 senesinde ise Kongo da görüldü. Hastalıkta vefat sürati oranının yüzde 30 olduğu bilinirken bu oranın Türkiye de yüzde 5 olduğu bildirildi.