Paylaş |
|
Tweet |
Op. Dr. Serkan Biliş, son senelerde abuhava farklılıklarının ve ozon katmanının incelmesinin verdiği tesirle uzun müddet güneş ışınlarına ve özellikle mor ötesi hasarlı ışınlara maruz kalmanın gözde katarakta neden olduğunu belirtti.
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Serkan Biliş, yaz aylarında güneş ışınlarının gözlerimiz üzerindeki negatif tesirini, kullanılması gereken güneş gözlüklerini ve lazer operasyonu sonrası dikkat edilmesi gereken noktaları özetledi.
Op. Dr. Serkan Biliş, son senelerde abuhava farklılıklarının ve ozon katmanının incelmesinin verdiği tesirle uzun müddet güneş ışınlarına ve özellikle mor ötesi hasarlı ışınlara maruz kalmanın gözde katarakta neden olduğunu belirtti. Güneş ışınlarının bunun yanı gizeme; sarı nokta hastalığına, göz etrafındaki ciltte, kanserlere neden olduğunu, aynı biçimde göz yüzeyini örten dokuda değişiklikler, gözlerde kızarıklık, sulanma, yanma ve batma alana gelebildiğini anlattı. Biliş, güneş ışınlarına üryan gözle bakılmasının hasarlarını ve yaz aylarında gözlerimizi nasıl gözeteceğimizle alakalı ehemmiyetli bilgiler verdi.
Biliş, “Güneş ışınlarına doğrudan maruz kalmak yanma, batma, kuruluk, sulanma, ışıktan fazla rahatsız olma, gözkapaklarını açmada güçlük sürükleme gibi başka şikâyetlere de neden olmaktadır. Güneş ışığına fazla maruz kalan ve güneş gözlüğü kullanmayanlarda da gözbebeğine doğru et yürümesi oluşabilir.
Yazın göz sıhhatini bozabilecek problemlerden olan havuz suyunun yanı gizeme güneşin de göz sıhhati üzerinde negatif tesiri vardır. Güneş ışınlarına maruz kalan gözde bir hayli hastalık alana gelebilir. Dik gelen ışınlar, korneanın en üst katmanında harabiyet oluşturup görmeyi maniler, gözün arka kısmında urlara neden olur ve katarakt yaradılışına zemin hazırlar.
Ultraviyole UV yasaklayıcı özelliği olmayıp yalnızca koyu renkli sırçaları olan gözlükler katarakt tehlikesini artırır. Bu gözlükler kullanıldığında gözbebeği genişlemekte ve buna bağlı olarak göze daha fazla UV ışığı girdiği için katarakt ve sarı nokta hastalığı tehlikeyi çoğalmaktadır.
Güneş gözlüğü alırken dikkat edilmesi gereken en ehemmiyetli özellik; sırçaların ultraviyole ışınlarını blokaj derecesidir. Banalde her gözlük sırçayı ultraviyoleyi farklı oranlarda bloke edebilmekle beraber tesirli ultraviyole blokajı için özel kaplamalar kullanılması gerekmektedir. Güneş gözlüğünün UVA ve UVB blokaj derecelerine bakılmalı, % 99’un üzerinde UV blokajı yapabilen sırçalar seçilmeli, hatta % 100 blokaj oranı seçim edilmelidir. Güneş gözlüklerinde kullanılan aynalı kaplamalar göze gelen ışık ölçüsünü düşürmekle beraber ultraviyole blokaj oranını etkilememektedir.
Güneş gözlüğü tercihinde bir öteki ehemmiyetli etken sırça rengi ve koyuluğudur. Sırçanın renginin ve koyuluğunun ultraviyole blokaj derecesiyle rastgele bir ilişkisi olmamasına ve tercihin şahsi zevke bağlı olmasına rağmen her sırça renginin değişik özellikleri vardır.
Güneş gözlüklerindeki sırça niteliğinin ehemmiyetini kavramak açısından temel noktalara değinen Op. Dr. Serkan Biliş, “Güneş gözlüğü rahat bir görüş için koyu renkli olmalıdır ve ışığın şiddetini en az yüzde 50 oranında eksiltmesi gerekir. Niteliği kavramanın bir başka yolu da gözlüğü taktıktan sonra dikey bir çizgiye odaklanmaktır. Bu bir pencere kenarı da olabilir. Gözlüğü hafifçe yukarıya alt, sağa sola hareket ettirdiğimizde bu çizgide oynama oluyorsa ya da kırılmalar söz mevzusu ise o gözlük uygun değil demektir.” dedi.
Güneş ışınlarından ve muhtelif sağlık problemlerinden kaynaklı olarak gözde oluşan sağlık meseleleri için lazer operasyonlarının her mevsim yapılabildiğini anlatan Biliş, lazer operasyonu olan bir hastanın günlük yaşamına kısa müddette dönebileceğini açıkladı.
Op. Dr. Serkan Biliş, lazer operasyonu sonrası yaz aylarında ise hastaların dikkat etmesi gereken noktaları şöyle özetledi: “Yaz aylarında asıllaşan lazer uygulamalarında hastalar güneş tesirinden gözlerini daha dikkatli bir biçimde gözetmeleri gerekir ve en az 2 hafta denize girilmemesi önerilir.
Güneş tesirinden korunmak için özellikle güneş gözlüğü kullanımı çok ehemmiyetli. Güneş ışınlarının çok dik geldiği öğle saatlerinde dış mekânlarda bulunmamak gerekir. Güneşderi gelen UV ışınlarından gözlerinizi her mevsim, her hava şartına gözetmelisiniz, zira UV ışınları gözlerinize hasar verir. Güneş gözlüklerinin işlevlerinden birincisi ve en ehemmiyetlisi, gözümüzü göremediğimiz UV ışınlarına karşı gözetmek olmalıdır.”
Polarize sırçanın en büyük özelliği parlamaları ve yansımaları emmesidir. Polarize güneş gözlükleri parlamaları sırçanın ön kısmında tek noktada toplar ve geri yansıtarak göz içine girmesini maniler. Polarize sırça katarakt operasyonu geçirmiş veya lazer operasyonla çizdirilmiş gözler için özellikle nasihat edilir.
Ayrıca, güneş gözlüğü tüm gözü kaplayan ve yanlardan dönen biçimde değilse yukarıyadan gelen ışınları önleyemez. Çalışmalar güneş ışınlarının genellikle gözlük kenarından geçerek göze eriştiğini göstermiştir. Bu noktaya da dikkat etmek gerekir.
Lazer operasyonları sonrası ise yapay gözyaşı damlaları ile gözyaşını destekliyoruz. Ayrıca, gözlerimizi rüzgâr ve güneşderi gözetmemiz gerekiyor. Güneş gözlüğü bir aksesuar değil bir sağlık malzemesi olarak kullanılmalıdır.