Paylaş |
|
Tweet |
Kist dermoid sakral de sınan kıl dönmesi, kılların cilt altında yuvalanması, bu yuvanın mikrop kapması, sonrasında çıban yaradılışı veya akıntılarla giden hastalık biçiminde tarif edilebilir.
Kist dermoid sakral de sınan kıl dönmesi, kılların cilt altında yuvalanması, bu yuvanın mikrop kapması, sonrasında çıban yaradılışı veya akıntılarla giden hastalık biçiminde tarif edilebilir. İsmi kıl dönmesi olmasına karşın cilt altındaki yuvada her zaman kıl bulunmayabilir; bazen kumaş iplikleri bazen saç bulunabilir bazen de boş olabilir.
Hastalık temelde cilt altı dokusunun bir enfeksiyon hastalığıdır. Sıklıkla kuyruk sokumu bölgesinde görülür. Ama kasıklarda, göbekte ve koltukaltında da görülebilir. Kıl dönmesi denilince genellikle mevzumuz olan kuyruk sokumu bölgesindeki hastalık anlaşılır.
Hastalığın nedeni bütün belirli değildir. Kuyruk sokumu bölgesindeki kıl köklerinin minik cerahatlerinin zamanla genişlemesi, oturma ve kalça hareketleriyle bu cerahatli yuvaya kılların yerleşmesi neticesinde büyüdüğü kabul ediliyor.
Hastalık genellikle genç, kıllı erkeklerde görülür. Ancak çok kıllı olmayan erkeklerde ve bayanlarda da görülebilir. Kural olarak 40 yaşın üzerinde yeni hadise görülmez; evvelden var olan hastalığın devamı biçiminde görülebilir.
Hastalık, bireyin kendi göremeyeceği bölgede olduğundan yol açtığı şikayetler neticesinde fark edilir. Bu şikayetler akıntı, ağrı, şişlik, kaşıntı ve kokudur. İnsanlar hastalığı genellikle minik bir sivilce olarak değerlendirip kendiliğinden iyileşmesini beklerler. Kuyruk sokumu bölgesine bakıldığında orta çizgide çok minik delikler, şişlik görülebilir; seyrek hiç delik olmadan da hastalık gelişebilir.
Çıban yaradılışı: Hastanın daha evvel hiçbir şikayeti yokken bir iki gün içinde ağrı ve şişlik olur, ardından çıban büyür. Ya da var olan kıl dönmesi çıban yapabilir.Akıntı-şişlik: Devamlı akıntı, koku ve kaşıntılarla ilerleyen hastalık hali ile müracaat etirler.
Kıl dönmesi hastalığının temel rehabilitasyonu operasyon ile hastalıklı alanın çıkarılmasıdır. Ancak operasyon edilmeden kimyevi bir madde ile fenol kıl yuvasının yok edilmesi de olasıdır. Operasyonsuz yöntemlerin zafer oranı yüksek değildir ve yineleme olasılığı yüksektir. Operasyon kesin rehabilitasyon olduğu gibi yineleme olasılığı en az olan yöntemdir.
Hastalık tespit edildiği anda rehabilitasyon olmak gerekir. Zira kıl dönmesi kendiliğinden iyileşmez, aksine hastalıklı alan zamanla gelişir. İlk başta minik bir alanda iken bakımsızlık edildiğinde daha geniş bir alanı meblağ ve neticede operasyon edildiğinde daha geniş bir cilt ciltaltı dokusunun çıkarılmasına yol açar.
Eğer hasta çıban oluşmuş biçimde müracaat ettiyse şipşak cerrahi yöntemle absenin boşaltılması gerekir. Aynı seansta hastalığın tamamen iyilileştirilmesine müteveccih nihaî operasyon da yapılabilir.
Çıban büyümeden müracaat halinde nihaî operasyon tasarlanır. Operasyonların temel amacı hastalıklı dokunun çıkarılmasıdır. Bu çıkarma operasyonu sonrasında bir yara boşluğu kalacaktır. Kalan yaranın kapatılma biçimleri değişik operasyon teknikleri demektir. Bu teknikler temel olarak iki gruptur. Birinci grupta yara bütün kapatılmaz, kendiliğinden iyileşmeye vazgeçilir. Bu yöntemle uzun zamanda 1-3 ay iyileşme olur. Ama yineleme olasılığı çok düşüktür. İkinci grupta yara kapatılır. Bu yöntem grubunun avantajı yara kısa zamanda iyileşir ama yineleme olasılığı azıcık daha yüksektir.
Operasyon yarasının büyüklüğüne ve operasyon yöntemine göre 1-2 haftalık istirahat sonrası şahıs işine dönebilir .Bu istirahat süresi içinde hasta istediği gibi uyuyabilir, dolaşabilir, banyo yapabilir; yalnızca ağrı oluşturduğu ve yaraya hasar verebileceğinden oturması istenmez.
Evet edebilir. Kıl dönmesi hastalığı tekerrüre eğilimli bir hastalıktır. Bu nedenle tekerrürü en az olan yöntemle rehabilitasyon edilmelidir.
Operasyon sonrası kuyruk sokumu bölgesinin kuru ve kılsız yakalanması gerekir. Bu emelle kıl pakliği ve kumaş artıklarının bölgeden uzaklaştırılması iyi olur.