Paylaş |
|
Tweet |
Şehirleşmenin ve teknolojinin tesiri hastalıklar arttı. Özellikle çalışan rakamının çoğalması ve hareketsiz veya çok hareketli çalışma, kumpassız beslenme dolaşım bozukluklarına neden oluyor.
Bir dolaşım problemi olan damar tıkanıklığı da yaygın olan bir hastalık haline geldi.
Amerika’da uzun seneler Teşebbüssel Radyoloji ve Nöroradyoloji alanlarında çalışan Doç. Dr Başar Sarıkaya, sık karşılaşılan bir sağlık meseleyi olan ve daha çok bacaklarda oluşan damar tıkanıklıklarında teşebbüssel radyoloji çözümleri ile alakalı bilgi verdi.
Teşebbüssel Radyoloji alanında son senelerdeki büyümeler ile beraber damar içinden endovasküler yaklaşım alternatiflerindeki ihtimaller, bacak ve ayak atardamarlarının tıkanıklarında da gitgide artan başarı ile sonuçlanan ve hastalara uzun süreli fayda getiren müdahale şansını çoğaldırmıştır.
Bacak damarlarındaki tıkanıklıklar damar sertliği ateroskleroz ismi verilen hastalık grubunun en sık görülen bir komponenti olabileceği gibi, sigara kullanımı aşinayı gibi damar tıkanıklığınının emin başlı en büyük nedenlerinden birisidir. Diz altındaki damar tıkanıklıklarının en büyük sebeplerinden birisi ise diyabet hastalığıdır. Bu tehlike etmenlerinden birkaçı birarada olduğunda ise damar tıkanıklığının ortaya çıkma olasılığı ve şiddeti bariz olarak çoğalmaktadır.
Bu hasta grubunda ilk evvel yürüyüşle ortaya çıkan ve hastanın duraksamasına yol açan \”klaudikasyon\” ismi verilen sızılar ilk başlarda uzun mesafeli yürüyüşlerde alana kazançken, darlık ilerledikçe veya birden fazla damar segmentini ilgilendirdikçe 50-100 metre gibi kısa mesafelerde de ortaya çıkar ve hastanın kısa aralıklarla 5-10 dakika süren dinlenmelerden sonra ancak yoluna devam edebilmesi olası olur.
Bacak damarlarındaki tıkanıklıklardan en sık etkilenen bölgelerden birisi \”süperfisyal femoral atardamar\” ismi verilen uyluktaki atardamardır. Yakın bir tarihe kadar \”bypass cerrahi\”, başka bir deyişle damarın tıkalı kısmının iki ucu arasındaki sarih kısımları birleştiren damar veya suni damar ile cerrahi usuller tamamen tıkalı olan hallerde tek alternatifti. Bugün ise damar içinden yaklaşımla 20 cm\’nin üzerindeki tıkanıklıklara dahi başarı ile müdahale edilmektedir.
Harekât sırasında, tıkalı bacağa anjiyografi ilkeleri ile aynı kasıktan yada daha sıklıkla karşı kasıktan girilerek erişildikten sonra, öncelikle damarın tıkalı kısımından geçilmeye çalışılır ve operasyonun belki de en güç kısmını bu safha teşkil etmektedir. Bu safhadaki başarı kısmeti, teşebbüssel radyoloğun el mahareti ve malzeme mevzusundaki tecrübeyi ile doğru orantılı olarak muhtelif özel makinelerin kullanımı ile çoğalmaktadır. Tıkalı olan kısımdan geçildikten sonra ise anjiyoplasti muhtelif büyüklüklerde balonlar ile damarı açmaya çalışmak, aterektomi damar içindeki plakları özel bir aygıtla kesip çıkartmak ve stentleme damarın uzun süreli sarih kalmasını sağlayacak metal kafes biçiminde materyalin yerleştirilmesi gibi usuller ile damarın tekerrür sarihliğine kavuşması ve kan akışının bayağıya dönmesi sağlanır.
Damarlardaki tıkanıklık bazan \”iliak atardamar\” ismi verilen ana atardamar aorta\’dan kasığa kadar kan taşımakla mükellef damarları ilgilendir. Bu gidişatlarda da cerrahiye seçenek olarak çoğu zaman aynı ilkelerle endovasküler yaklaşımla yüksek başarı kısmeti olası olabilmektedir.
Diz altındaki damarların tıkanıklıkları ise belki de hekimleri en fazla zorlayan problemlerin başında kazanç. Bu damarların ince yapısı sebebiyle çoğu zaman cerrahi müdahale kısmeti pek olmaz ve endovasküler usuller tek alternatif haline kazanç. Özellikle diyabetik hastalardaki iyileşmeyen yaralar ve uzuv kaybı ile sonuçlanan istenmeyen vaziyetlerin de önüne geçebilmek ancak başarılı endovasküler müdahale ile sağlanabilmektedir.
Tüm bu operasyonlar çoğu zaman genel anesteziye gerek kalmadan, \”sedoanaljezi\” ismi verilen hafif uykulu ve sızısız bir vaziyet sağlanarak reelleştirilir Hastanın harekât sırasında şuuru sarih olur. Çoğu zaman hastayla konuşarak operasyonun hangi evrede olduğu mevzusunda bilgilendirilerek hafif bir gevşetici müzik eşliğinde konforlu bir etrafta harekât reelleştirilir. Günübirlik sağlık kurumunda yatış ile asıllaştırılan operasyonlarda 6-8 saat sonra taburculuk söz mevzusu olabilirken, bazı gidişatlarda hastanın geceyi sağlık kurumunda geçirmesi istenebilir. Ancak başka dahili veya kardiyolojik meseleler olduğu takdirde sağlık kurumunda yatış süresi birkaç günü bulabilir.
Bize hastalar daha çok dahiliye uzmanları, kardiyoloji veya kalp damar cerrahisi uzmanları tarafından yönlendirilir. Hastalarımız bazan direk olarak amputasyon ismi verilen uzvun kaybı ile sonuçlanan cerrahiler evveli son bir umut olarak da müracaat etebilirler. Burada ehemmiyetli olan nokta bacaklarında tıkanıklık yakınmaları ve belirtileri bulunan hastaların hekimlerinden teşebbüssel radyolojik seçenekleri de denetlemeleri ve zorunlu görüldüğü takdirde yönlendirilmelerini istemeleri gerekmektedir. Hastalarımız internet üzerinden bu tip operasyonların yapılabildiği sağlık kurumuları da bilebilirler ve kendileri de müracaat etebilirler. Rehabilitasyondan sonra ise hasta hem ilk müracaat ettiği hekim tarafından hem de teşebbüssel radyolog tarafından takiplerine kesinlikle devam etmelidir.