Paylaş |
|
Tweet |
Beyin veya omurilikte bir zarar sonrası ortaya çıkan bu ağrı cinsi, kendini genellikle evvel bacak ve ayaklarda sezdiriyor.
Beyin veya omurilikte bir zarar sonrası ortaya çıkan bu ağrı cinsi, kendini genellikle evvel bacak ve ayaklarda sezdiriyor.
Nöropatik ağrı, merkezi ya da etrafsal asap sisteminin zarar görmesi neticesinde ortaya çıkan süreğen ağrıya verilen addır. Nöropatik ağrı, etrafsal ve merkezi asap sistemi arasındaki karışık etkileşimlerle ortaya çıkar.
Nöropatik ağrı, hastalar tarafından muhtelif biçimlerde belirlenebilir. En sık kullanılan belirleyici kelimeler batıcı, delici, saplanıcı, yakıcı, iğnelenme stilinde ağrıdır. Ağrı çok şiddetli olabilir, uzun zamanlıdır ve standart ağrı kesici ilaçlara cevap vermez. Nöropatik ağrı, öteki bir hayli ağrının aksine genellikle geceleri çoğalır. Nöropatik ağrıya neden olan vaziyetler arasında şeker hastalığı, böbrek beceriksizliği, zona gibi enfeksiyon hastalıkları, muhtelif damar hastalıkları, alkolizm, bazı nörolojik hastalıklar ve kanser yer alır. Bu gibi hastalıkları olan bireylerde uzun süreli ağrı ortaya çıktığında nöropatik ağrı olabileceği düşünülmelidir. Nöropatik ağrı tanısında ağrının kaliteyi, zamanı, dağılımı, eşlik eden öteki bulguların dikkatle incelenmesi ehemmiyet taşır. Ağrının değerlendirilmesinde en emin ispat hastanın bildirimidir. Nöropatik ağrı; asap dağılımına uygun biçimde özel bir mesken sergiler, misalin şeker hastalarında çorap-eldiven stilinde ağrı oluşması tipiktir. Tanı konması için hastaların duysal yakınmalarının yanı gizeme asaplarda zarar oluştuğunun gösterilmesi yeterlidir.
Nöropatik ağrıya neden olan hastalığın rehabilitasyon edilmesi gerekir, misalin şeker hastalarında kan şekerinin sıkı hakimiyet altında yakalanması ehemmiyetlidir. Nöropatik ağrı rehabilitasyonunun esasını ağız yolundan alınan ilaçlar oluşturmaktadır. Nöropatik ağrı, standart ağrı kesici ilaçlara yeterince cevap vermez, ancak günümüzde tesirli ve emin rehabilitasyon usulleri vardır. Bunların dışında çağın kabusu haline gelen stresi eksiltmeye müteveccih tutumsal terapilerin de ağrının eksiltilmesinde bereketli olduğu öğrenilmektedir.